ANLAŞMALI BOŞANMA NEDİR? HIZLI VE SORUNSUZ BOŞANMA SÜRECİ
Anlaşmalı boşanma, tek celsede boşanma, eşlerin boşanmak üzere bir uzlaşıya vardıkları durumda, çekişmeli boşanma davalarına göre çok daha hızlı ve kolay sonuçlanması nedeni ile sıklıkla tercih edilen bir boşanma davası türüdür. Viridis Legal Partners, boşanma avukatı olarak anlaşmalı boşanma süreci, anlaşmalı boşanmada nafaka talepleri, anlaşmalı boşanmada çocuk velayeti ve anlaşmalı boşanma protokolü ile mal paylaşımı gibi hukuki desteğe ihtiyaç duyduğunuz konularda yanınızdayız.
Türk aile ve boşanma hukukunda evlilik birliği ancak taraflardan birinin ölümü, gaipliği ve boşanma ile sonlandırılabilmektedir.
Boşanma; evli çiftin evlilik birliğini yasa önünde sona erdirmesini, evlilik sözleşmesini sonlandırmasını sağlayan bir hukuk kurumu olarak tanımlanabilir. Türk Medeni Kanununa göre boşanma mutlaka mahkeme kararı ile gerçekleştirilir. Buna göre boşanma başka ülkelerdeki örneklerin aksine idari makam nezdinde gerçekleştirilemez. Yine tarafların ihtiyari olarak boşanma protokolünün hazırlanması için arabulucuya başvurma hakkı olsa da boşanmaya karar verecek olan makam her halükarda mahkeme olacaktır.
Boşanma sebepleri, genel ve özel boşanma sebepleri olarak iki ana başlık altında toplanmaktadır. Özel boşanma sebepleri ise zina, hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı muamele, suç işleme ve haysiyetsiz hayat sürme, terk ve akıl hastalığıdır. Bu sebeplerden herhangi birinin varlığı durumunda, mağdur olan eş boşanma davası açabilir. Bu özel sebeplerin ispatlanması halinde mahkeme, boşanma kararı verir. Genel boşanma sebebi ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır. Eşler arasında şiddetli geçimsizlik, sürekli tartışmalar, karşılıklı saygının ve sevginin kaybolması gibi nedenlerle evlilik birliğinin devam ettirilmesinin olanaksız hale gelmesi durumunda bu sebebe dayanarak boşanma davası açılabilmektedir. Anlaşmalı boşanma da genel boşanma sebepleri kapsamında düzenlenmiştir.
Anlaşmalı Boşanma Nedir?
Boşanma davası anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Evlililk birliğinin temelinden sarsılması halinde Türk Medeni Kanunu çifte evlilik birliğini uzlaşarak sonlandırma imkanı da tanımıştır.
Anlaşmalı boşanma, evlilik birliğini sona erdirmek isteyen çiftin, boşanma ve boşanmanın tüm hukuki sonuçları üzerinde uzlaşmaları sonucunda gerçekleşen boşanma olarak tanımlanabilir. Türk Medeni Kanunu’na göre, anlaşmalı boşanma için çiftlerin en az bir yıl süreyle evli olmaları ve birlikte mahkemeye başvurarak boşanma iradelerini açıkça beyan etmeleri gerekmektedir. Bu süreçte, çiftler mal paylaşımı, nafaka, çocukların velayeti ve diğer mali haklar gibi konularda anlaşarak, hazırladıkları protokolü mahkemeye sunarlar. Hakim, protokolü uygun bulursa, boşanmayı onaylar ve evlilik sona erer. Anlaşmalı boşanma, çekişmeli boşanmalara göre daha hızlı ve az masraflı bir süreç olduğundan sıklıkla tercih edilmektedir.
Anlaşmalı Boşanma Davasının Şartları
Anlaşmalı boşanma Türk Medeni Kanunun 166/3 maddesinde düzenlenmiştir. Burada hem anlaşmalı boşanmanın hukuki dayanağı sunulmuş hem de şartları düzenlenmiştir. Anılan kanun maddesi aşağıdaki gibidir.
“…Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi hâlinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır. Bu hâlde boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin tarafları bizzat dinleyerek iradelerinin serbestçe açıklandığına kanaat getirmesi ve boşanmanın malî sonuçları ile çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır. Hâkim, tarafların ve çocukların menfaatlerini göz önünde tutarak bu anlaşmada gerekli gördüğü değişiklikleri yapabilir. Bu değişikliklerin taraflarca da kabulü hâlinde boşanmaya hükmolunur. Bu hâlde tarafların ikrarlarının hâkimi bağlamayacağı hükmü uygulanmaz…”
Madde hükmüne göre tarafların anlaşmalı boşanabilmesi için;
- en az bir yıldır evli olmaları, (bu şartı sağlayamayan eşler için de tek celsede boşanma mümkündür. )
- taraflar arasında anlaşma sağlanmış olması ve bu anlaşmanın;
- boşanmanın mali sonuçlarını yani;
- maddi ve manevi tazminatı,
- nafakayı,
- (mal rejiminin tasviyesi de bu kapsamdadır.);
- boşanmanın mali sonuçlarını yani;
- müşterek çocuğun durumunu yani velayet hususunu düzenlemiş olması gerekir. (bu husus anlaşmalı boşanma protokolü düzenlenirken dikkate alınmalıdır.)
- Taraflar anlaşmalı boşanma usulünün yerine getirilmesi için mahkemeye birlikte başvurmalı ya da eşlerden biri tarafından açılan dava diğer eş tarafından kabul edilmelidir.
- Tüm bunlar ile birlikte eşler, boşanma iradelerini bir kez daha hakim huzurunda tekrarlamalıdır. Bu vesile ile mahkeme boşanma kararının tüm kapsamının tarafların serbest iradelerine dayandığını tespit etmiş olacaktır.
- Hakimin tarafların anlaşmasını uygun bulması gerekir.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Çocuğun Velayeti
Anlaşmalı boşanma davasında çocuğun velayeti mahkemece mutlaka dikkate alınır. Anlaşmalı boşanma protokolünde çocuk velayetinin düzenlenmiş olması gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma davasında hakimin boşanmaya karar verebilmesi için öncelikle anlaşma protokolünün müşterek çocuğa ilişkin hususları düzenlemiş olması gerekir. Bu husus Kanunda; “boşanma kararı verilebilmesi için, hâkimin … çocukların durumu hususunda taraflarca kabul edilecek düzenlemeyi uygun bulması şarttır.” şeklinde ifade edilmiştir.
Çocukların durumu ifadesinden anlaşılması gereken öncelikle velayet, sonrasında çocukla kişisel ilişkinin düzenlenmesidir. Bunlar ile birlikte iştirak nafakasının anlaşma protokolü içerisinde düzenlenmesi de bu kapsamda değerlendirilmelidir.
İştirak nafakası, velayeti kendisine verilmeyen ebeveynin çocuğun bakım, eğitim ve genel ihtiyaçlarına katkıda bulunmasını sağlamak amacıyla ödenen bir nafakadır. Türk Medeni Kanunu gereği, çocuğun bu tür ihtiyaçlarının karşılanması zorunludur ve bu durum tarafların iradeleriyle ortadan kaldırılamaz.
Ayrıca her ne kadar Türk Hukukunda boşanma ile velayetin eşlerden birine bırakılması yaygın uygulama ise de Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 20.02.2017 tarihli 2016/15777 E., 2017/1737 K. sayılı kararı gereği tarafların velayetin birlikte kullanılması diğer bir deyişle ortak velayet hakkında anlaşmaya varmaları da mümkündür.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Nafaka
Nafaka, evlilik birliği sona erdiğinde veya evlilik birliği devam ederken, bir tarafın diğer tarafa veya çocuklara maddi destek sağlamak amacıyla ödemekle yükümlü olduğu para miktarı olarak tanımlanabilir. Türk Medeni Kanunu’na göre çeşitli nafaka türleri bulunmaktadır. Bunlar boşanma davası süresince eşlerden birinin ya da çocukların ihtiyaç duyacağı mali desteğin karşılanması için hükmedilen tedbir nafakası; boşanma sonucu yoksulluğa düşen eş lehine hükmedilen ve bu eşin yeniden evlenmesi ya da maddi durumunun düzelmesi halinde kaldırılan yoksulluk nafakası; ve velayeti kendisine verilmeyen ebeveynin, çocukların bakım, eğitim ve genel ihtiyaçlarına katkıda bulunmak amacıyla ödediği iştirak nafakasıdır.
Tedbir nafakasının anlaşmalı boşanma protokolü ile düzenlenmesine ihtiyaç bulunmamaktadır. Yine yoksulluk nafakasının da talep edilmediğine dair açık düzenleme yapılabileceği gibi protokolden tarafların böyle bir talebinin olmadığının açıkça anlaşılması halinde eşler lehine yoksulluk nafakasına hükmedilmeyecektir. Burada belirtmek gerekir ki anlaşma protokolünde açıkça feragat edilmiş yoksulluk nafakasına daha sonra da hükmedilmesi mümkün olmayacaktır. İştirak nafakası hakkında ise yukarıdaki açıklamalarımızı tekrar etmekle birlikte boşanma sonrası şartların değişmesi halinde iştirak nafakasına hükmedilmesi ya da iştirak nafakasının arttırılması için dava açılması imkan dahilindedir.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Maddi ve Manevi Tazminat
Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat davasının hukuki temelini Türk Medeni Kanunun 174. maddesi oluşturmaktadır.
“1. Maddî ve manevî tazminat
Madde 174- Mevcut veya beklenen menfaatleri boşanma yüzünden zedelenen kusursuz veya daha az kusurlu taraf, kusurlu taraftan uygun bir maddî tazminat isteyebilir. Boşanmaya sebep olan olaylar yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir. ”
Buna göre boşanma durumunda maddi ve manevi tazminata hükmedilebilmesi için taraflardan birinin az kusurlu ya da kusursuz olması ve kusurlu taraftan tazminat talep etmesi gerekmektedir. Anlaşmalı boşanma protokolü kapsamında maddi ve manevi tazminatın düzenlenmesi halinde tazminata da karar verilecektir.
Buna karşılık anlaşmalı boşanma davası kapsamında kusur tespiti yapılmadığından boşanma protokolünde tazminata dair bir madde bulunmaması halinde anlaşmalı boşanma sonrası maddi ve manevi tazminat davası açılmasının mümkün olup olmadığı sorusunun yanıtı ise mümkün olmadığı yönünde olacaktır.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Mal Paylaşımı
Anlaşmalı boşanma protokolünde mal paylaşımının yapılması gerekmemektedir. Eşler anlaşmalı boşanma protokolü ile mal paylaşımı yapabilirler, mal paylaşımından vazgeçebilirler ya da yalnızca bir kısım malların paylaşımını yapabilirler.
Bu konuda öncelikle belirtmek gerekir ki mal rejimi boşanmanın fer’ileri içerisinde değildir. Boşanma protokolü maddi ve manevi tazminat talepleri ile nafakayı mutlaka düzenlemelidir. Ancak eşlerin evlilik birliği içinde edindiği malların tasviyesini düzenlemek zorunda değildir. Edinilmiş malların bölüşülmesi konusunda bir düzenleme yapmak isterlerse bunu önünde bir engel bulunmamaktadır ve yapacakları düzenlemeler bağlayıcı olacaktır. Bu düzenlemenin yapılması ya da yapılmaması anlaşmalı boşanmanın önünde bir engel değildir.
Eşler anlaşmalı boşanma protokolünde mal rejiminin tasviyesini düzenlemedilerse daha sonra mal rejiminin tasviyesi için dava açabileceklerdir.
Eşler anlaşmalı boşanma protokolünde mal rejiminin tasviyesini düzenlemeye karar verdilerse bu düzenlemeyi edinilmiş malların tamamı için yapabilecekleri gibi bir kısmı için de yapabilrler. Örneğin üç adet malvarlığı değerinden ikisi için protokolde düzenleme yaplabilir. Kalan bir malvarlığı değeri için daha sonra mal rejiminin tasviyesi davası açmak mümkündür.
Anlaşmalı boşanma protokollerinde yaygın olarak kullanılan bazı ibarelerin mal rejimi açısından önemli olduğunu da ifade etmek gerekir. Öncelikle “maddi manevi talebimiz yoktur.”, “tarafların birbirinden tazminat talebi yoktur.”, “taraflar sahip oldukları ziynet ve sair eşyaları teslim almış olup birbirlerinden başkaca talebi yoktur.” gibi ifadelerin mal rejimi davalarını kapsayıp kapsamadığı tartışma konusu olacaktır. Yargıtay bu gibi ifadelerin anlaşmalı boşanma protokolünde yer almasının çoğunlukla mal rejimi davalarının sonradan açılmasına engel olmadığı görüşündedir. Buna göre eğer taraflar sonradan mal rejiminin tasviyesi davası açılmasının önüne geçmek niyetinde ise bu hususu protokol metninde açıkça ifade etmelidir. Genel ifadeler yerine her bir edinilmiş malvarlığı değerini düzenlemek yoluna gidilmesi tercih edilmelidir. Yine tüm feragatler, kabuller ve ibralar açıkça yazılmalıdır. Bu kapsamda kişisel mal iadesi, katılma alacağı ya da katkı payı alacağı ve bunun gibi taleplerden feragat edildiği de açıkça ifade edilmelidir.
Anlaşmalı Boşanma Davası Nerede Açılır?
Anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi için dava açılmasının zorunlu olduğunu yukarıda ifade etmiştik. Anlaşmalı boşanma davasının nerede ve hangi mahkemede açılacağı sorusunun cevabı ise anlaşmalı boşanma davalarında görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi ile ilgilidir.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Görevli Mahkeme
Boşanma davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemesidir. Eşler aralarında anlaşarak görevli mahkemeyi değiştiremezler.
Anlaşmalı Boşanma Davasında Yetkili Mahkeme
Anlaşmalı boşanma davasının nerede açılacağının tespit edilmesi için ise tarafların boşanma davasında yetkili Aile Mahkemesinin belirlenmesi gerekir. Türk Medeni Kanunun 168. maddesine göre boşanma davalarında yetkili mahkeme; eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesidir. Bununla birlikte boşanma davalarında yetki kuralı kesin olmadığından taraflar davanın açılacağı yeri sebestçe belirleyebilir. Yine anlaşmalı boşanma halinde taraflar arasında uzlaşı bulunduğu düşüncesi ile davalı eşin yetki itirazında bulunmak yoluna gitmeyeceği varsayımında bulunmak da yanlış olmayacaktır.
Anlaşmalı Boşanma Ne Kadar Sürer?
Anlaşmalı boşanma davaları, yaygın bilinen diğer adı ile tek celsede boşanma davaları davanın açıldığı yer mahkemesinin yoğunluğu, tarafların davayı kesinleştirdikleri süre gibi çeşitli etkenlere bağlı olarak iki aydan bir yıla kadar sürebilmektedir. Anlaşmalı boşanma davasının süresini belirleyen en önemli etken ise mahkemenin ne zamana duruşma günü verdiğidir. Bu aynı zamanda anlaşmalı boşanma sürecindeki eşler tarafından sıklıkla sorulan “Anlaşmalı boşanma dilekçesi verildikten kaç gün sonra mahkeme olur?” sorusunun da cevabıdır. Mahkemeler davanın açıldığı aya duruşma verebileceği gibi dokuz ay sonrasına da süre verebilmektedir.
Anlaşmalı Boşanma Davası Açıldıktan Sonra Eşlerden Biri Boşanmaktan Vazgeçerse Ne Olur?
Anlaşmalı boşanma davası açıldıktan sonra eşlerden birinin boşanmadan vazgeçmesi ya da boşanma protokolü ile belirlenmiş hususlara sonradan itiraz etmesi halinde artık boşanmanın anlaşmalı olduğundan bahsedilemeyecektir. Bu durumda davaya çekişmeli boşanma davası olarak devam edilecektir.
Eşlerden birinin vazgeçmesi anlaşmalı boşanma davasının çeşitli aşamalarında olabilir. Boşanma davası açıldıktan sonra ve boşanma kararı verilmeden önce olabileceği gibi boşanma kararının verilmesinden sonra ve kesinleşmesinden önce de taraflardan biri boşanmaktan vazgeçebilir ya da boşanma protokolü ile belirlenmiş hususlardan bir ya da birkaçına itiraz edebilir. Bu durumda da boşanma davasına çekişmeli boşanma olarak devam edilecektir.
Yabancı Eşten Anlaşmalı Boşanma
Eşlerden birinin Türk diğerinin yabancı olması durumunda Türkiye’de anlaşmalı boşanma mümkündür. Anlaşmalı boşanma hakkında yukarıdaki açıklamalarımız bu durumda da geçerlidir. Bununla birlikte anlaşmalı boşanma davasında tarafların mahkemede hazır bulunması gerekmektedir. Bu nedenle eğer yabancı eş Türkiye’de bulunmuyor ise anlaşmalı boşanmanın gerçekleşmesi için Türkiye’ye gelmesi gerekecektir.
Türk erkeğinden nasıl boşanabilirim sorusunun yanıtı da bu kapsamda verilmiş olacaktır. Yabancı eşin Türkiye’de boşanma davası açmasının önünde de bir engel bulunmamaktadır.
Evlilik Türkiye dışında bir ülkede gerçekleşmişse de Türkiye’de boşanma davası açılması mümkündür.
Her iki eşin de yabancı olması halinde de Türkiye’de boşanma davası açılması mümkündür. Örneğin Türkiye’de ikamet eden iki yabancı ülke vatandaşı Türkiye’de boşanma davası açabilir. 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanunun 14. maddesi gereği her iki eşin de yabancı olduğu boşanma davalarında eşlerin müşterek millî hukukuna tâbidir. Tarafların ayrı vatandaşlıkta olmaları hâlinde müşterek mutad mesken hukuku, bulunmadığı takdirde Türk hukuku uygulanacaktır. Ayrıca geçici tedbir talepleri bakımından, örneğin tedbir nafakası ya da 6284 sayılı Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesi Hakkında Kanunda geçen tedbirler yönünden ise Türk Hukuku uygulanacaktır.
Anlaşmalı Boşanma Avukatının Önemi
Anlaşmalı boşanma davalarında boşanma avukatı yardımı almak, tarafların haklarını tam ve doğru bir şekilde koruyabilmesi, boşanmanın mali sonuçları, velayet ve nafaka gibi kritik konularda eksiksiz bir boşanma protokolü hazırlanması açısından büyük önem taşır. Avukat, yasal gerekliliklerin yerine getirilmesini sağlarken, tarafların duygusal olarak zorlandığı bu süreçte haklarının korunmasına yardımcı olur ve mahkeme sürecinin en hızlı ve sorunsuz bir şekilde tamamlanmasını sağlar.
Boşanma Sürecinde Avukatın Ne Rolü
Anlaşmalı boşanma davalarında sizlere yardımcı olmak, ve boşanma davalarında haklarınızın tam ve doğru bir şekilde korunabilmesini sağlamak için buradayız. Anlaşmalı boşanma süreci, her ne kadar tarafların uzlaşması üzerine kurulu olsa da, boşanmanın hukuki sonuçları oldukça kapsamlıdır ve dikkatle ele alınması gerekir. Anlaşmalı boşanma davalarında sizlere destek sunacağımız çeşitli alanlar şunlardır:
- Protokol Hazırlığı: Anlaşmalı boşanma protokolü, boşanmanın mali sonuçlarını, velayet ve nafaka gibi kritik unsurları içerir. Bu protokolün hukuka uygun ve tarafların menfaatlerini en iyi şekilde koruyacak şekilde hazırlanması gereklidir. Hukuki bilgi ve tecrübemizle anlaşmalı boşanma protokolünüzü hazırlayarak olası hataları önlemek ve boşanma sürecinizin uzamasının önüne geçmek için buradayız.
- Mali Hakların Korunması: Boşanma süreci, eşlerin duygusal olarak zorlanabileceği ve önemli detayları gözden kaçırabileceği bir süreçtir. Boşanma avukatınız olarak, sizlerin haklarını tam olarak korur ve sürecin adil bir şekilde yürütülmesini sağlamak için buradayız. Boşanma sırasında malvarlığınızı ve mali haklarınızı korumak için bize ulaşın.
- Yasal Gerekliliklerin Yerine Getirilmesi: Anlaşmalı boşanma için yerine getirilmesi gereken birçok yasal şart bulunmaktadır. İstanbuldaki boşanma avukatınız olarak, bu yasal gerekliliklerin eksiksiz olarak yerine getirilmesini sağlayarak davanın hızlı ve sorunsuz bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmak için buradayız.
- Çocukların Menfaatlerinin Korunması: Müşterek çocukların velayeti, nafakası ve kişisel ilişkileri gibi konularda avukatın rehberliği, çocukların menfaatlerinin en iyi şekilde korunmasını ve anlaşmalı boşanma protokolünün en hızlı şekilde kabul edilerek boşanmanın en hızlı şekilde gerçekleşmesini sağlar. Müşterek çocuğa ilişkin tüm bu hususların eksiksiz düzenlenmesi konusunda sizlere destek sunmaktayız.
- Mahkeme Sürecinin Yönetimi: Anlaşmalı boşanma davası sırasında, duruşma gününün alınması, mahkemede tarafların beyanlarının alınması ve protokolün değerlendirilmesi gerekir. Sizlerin aile hukuku avukatı olarak, bu süreçte sizleri temsil eder, haklarınızı savunur ve sürecin en kısa sürede tamamlanması için hukuki bilgi ve hizmet sunmaktayız.
Anlaşmalı boşanma, tarafların karşılıklı anlaşma ile evlilik birliğini sonlandırması için sağladığı kolaylıklar sebebiyle sıkça tercih edilen bir yöntemdir. Ancak bu sürecin hukuki sonuçları, dikkatle ele alınması gereken kritik konuları içerir. Boşanmanın mali sonuçları, çocukların velayeti ve nafaka gibi unsurlar, tarafların geleceğini doğrudan etkileyebilecek nitelikte olduğundan, bu konularda uzman bir avukatın rehberliği büyük önem taşır.Viridis Legal Partners olarak, anlaşmalı boşanma süreçlerinde sizlere hukuki destek sunuyoruz. Anlaşmalı boşanma davanızın en hızlı ve sorunsuz şekilde tamamlanması için bugün bizimle iletişime geçin.
SIK SORULAN SORULAR
Evleneli bir yıl olmadı nasıl tek celsede boşanabilirim?
Anlaşmalı boşanma davası açabilmek için çiftlerin en az bir yıl evli olmaları gerekmektedir. Bununla birlikte evlilik süresi bir yıldan az ise boşanma davasının çekişmeli olarak açılması ve tarafların kabulü ile tek celsede sonlandırılıp kesinleştirilmesi de mümkündür.
Anlaşmalı boşanma protokol hazırlığında nelere dikkat edilmelidir?
Protokol, tarafların haklarını tam olarak koruyacak şekilde hazırlanmalı ve hukuka uygun olmalıdır. Protokolün hazırlanması hukuki ve teknik bilgi gerektirmektedir. Bu durumda bir avukattan hukuki yardım almanızı tavsiye ederiz. Viridis Legal Partners olarak anlaşmalı boşanma, mal rejimi, velayet ve nafaka gibi tüm aile hukuku problemlerinizin çözümü için buradayız.
Anlaşmalı boşanma davasında avukat tutmak zorunlu mu?
Avukat tutmak zorunlu değildir. Bununla haklarınızın korunması ve sürecin sorunsuz ve en hızlı şekilde ilerlemesi için avukat desteğinden yararlanmak elzemdir. Viridis Legal Partners olarak anlaşmalı boşanma protokolünüzün hazırlanması, mümkün olan en yakın tarihe duruşma günü alınması, mal rejimi, velayet ve nafaka gibi tüm boşanma hukuku sorunlarınızın çözümü için buradayız.
Yabancı bir eşten Türkiye’de nasıl boşanabilirim?
Türkiye’de boşanmak için eşinizin yabancı olması engel teşkil etmez. Türkiye’deki yetkili aile mahkemesinde boşanma davası açabilirsiniz. Evliliğinize uygulanacak hukuk, uluslararası özel hukuk kuralları çerçevesinde belirlenir.
Yabancı eşle anlaşmalı boşanma mümkün mü?
Evet, yabancı eşle anlaşmalı boşanma mümkündür. Anlaşmalı boşanma için her iki tarafın da boşanma ve diğer tüm hukuki sonuçlar üzerinde uzlaşmış olması gerekir. Bu durumda, hazırlanan protokol mahkeme tarafından onaylanır. Tarafların duruşmaya katılıp boşanma iradelerini beyan etmeleri ile boşanma gerçekleşir.
Yabancı eş Türkiye’de boşanmak istemezse ne olur?
Yabancı eş Türkiye’de boşanmak istemezse, çekişmeli boşanma davası açılabilir. Bu durumda, mahkeme evliliğin devam edip etmeyeceğine, varsa çocukların velayetine ve mal paylaşımına karar verir.
Yabancı eşten boşanma süreci ne kadar sürer?
Süreç, mahkemenin yoğunluğuna ve davanın çekişmeli ya da anlaşmalı olmasına bağlı olarak değişir. Anlaşmalı boşanma genellikle daha kısa sürede sonuçlanırken, çekişmeli boşanma süreci daha uzun olabilir.
Yabancı eşin boşanma davasına katılması zorunlu mu?
Eşinizin mahkemeye katılması, duruma ve davanın türüne göre değişebilir. Anlaşmalı boşanmalarda her iki tarafın da duruşmada hazır bulunması genellikle gereklidir, ancak çekişmeli davalarda avukat aracılığıyla temsil mümkün olabilir.
Boşandıktan sonra Türkiye’de oturma iznim devam eder mi?
Oturma izninizin devam edip etmeyeceği, sahip olduğunuz izin türüne ve boşanma sonrasındaki duruma bağlıdır. Bazı durumlarda, ikamet izninizin yenilenmesi veya farklı bir izin türüne geçiş yapmanız gerekebilir.
Türk eşimle boşandıktan sonra Türkiye’deki boşanma kararı kendi ülkemde geçerli olur mu?
Türkiye’de verilen boşanma kararının yabancı bir ülkede tanınması ve geçerli olması için, o ülkede boşanmanın tanıması ve tenfizi davası açılması gerekebilir. Bu süreç, her ülkenin kendi hukuk kurallarına göre farklılık gösterir.
Kişiyi Hürriyetinden Yoksun Kılma Suçu ve Cezası: TCK 109 Kapsamında Hürriyeti Tehdit Suçu
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçu nedir ve cezası ne kadardır? TCK 109 kapsamında bu suçun unsurları, cezai yaptırımları ve yargı süreci hakkında detaylar burada.
İnsan Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti Suçları: Cezai Yaptırımlar
İnsan kaçakçılığı ve insan ticareti nedir? Bu suçların cezai yaptırımları ve Türkiye’deki hukuki düzenlemeler hakkında kapsamlı bilgi edinin. İnsan kaçakçılığı cezası ve ilgili detaylar burada.
Kasten Yaralama Suçu Nedir? Unsurları ve Cezası Ne Kadar?
Kasten yaralama suçu nedir, hangi şartlarda oluşur ve cezası nedir? TCK 86. madde kapsamında kasten yaralama suçunun detaylarını keşfedin.